Kış boyu yerde kalan beyaz örtünün altındaki yeşil artık ortaya çıkmıştır. Deniz de bu güzel, umutlu ve neşeli bahar gününde bisiklet turu yapmaya karar verir.Sınıfından Ali, Zeynep, Kemal, Hüseyin’e de haber verir.
Yeşilin tazeliğinde, mis kokulu çiçeklerle örülü düzlükte yere oturup turlarınıplanlamaya başlarlar. Kağıt üzerinde her şey yolunda giderken:
Deniz, hadi gel, Denizz diye bir ses duyarlar. Bu ses, Deniz’in annesinindir. Fakatbu seferki pamuk yumuşaklığından çok gök gürültüsü kuvvetinde bir sestir.
Gruptaki hiç kimse bu sesin Nermin teyzeye ait olduğuna inanamaz. Öyle ki Kemal; Tonton Nermin kesin şaka yapıyordur, merak etmeyin, biz işimize bakalımder. Fakat ses gelmeye devam eder.
Deniz, Denizzzz…
Sürekli devam eden bu seslenmeler, kulak yormaya başlar. Tur grubundaoflamalar puflamalar yükselir.
Arada: Deniz, oğlum, gellllll sesleri duyulur.
Deniz: Tamammm, geliyorum anne diyerek yürümeye başlar ama cevapgelmez.
Ali ve Hüseyin: Denizzzz, hadi amaa, nerde kaldın, seni yaramaz oğlan diye Deniz’i sinirlendirmeye, Nermin teyzeyi taklit etmeye çalışırlar. Hızlı amaistenmeyen adımlar atan Deniz, eve geldiğinde karşılaştığı manzarada hayretedüşer.
Annesi, kurdeleli bir kafese mavi, beyaz tüyleri olan bir muhabbet kuşunukoymaya çalışır.
Ve ona: Deniz, oğlum diye seslenir. Bu Deniz, doğum günü için annesindenistediği hediye