Küçücük bir kızdım oysa.
Kapılar kapanmış üstüme, sokaklar boş, her yer sessiz.
Işıklar kapalı.
Rüya mı görüyordum?
Karanlık, sessiz bir köşede uykuya dalmış, kollarımla sarmıştım vücudumu.
Parmaklarımın ucunda cildimi hissedemiyor, giderek yok oluyordum.
Çok üşüyordum.
Yere yağmur damlaları tek tek düşüyor, gözlerim doluyordu.
Anlam veremediğim bir kederle kaybolmayı bekliyordum.
Galiba bazı acılar, sadece acı olduğu için vardı; anlayamıyordum.
Küçük bir hayal gibiydi adeta.
Zihnimin derinlerinden fırlamış eski püskü bir anı…
Sözler kaybolmuş, küçük fotoğraflar gözüm önünde.
Renkler kayıp, siyah beyaz bir an.
Sanki duvarlar kapanıyordu üstüme, giderek küçülüyordum.
Kalbim yavaşlıyordu, nefesim sakin.
Ne heyecan ne umut…
Köşede unutulmuş, kurumaya yüz tutmuş bir çiçeğe dönüşüyordum.