1990 İstanbul doğumlu. Marmara üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümünü bitirdi. Namık Kemal Üniversitesi’nde yüksek lisansı ve Anadolu Üniversitesi AÖF Türk Dili ve Edebiyatı öğrenciliği devam etmekte. Okur-yazarlığın emekçisi. Rüyalardan beslenen kalemi insandan topluma süzülmekte.

Sesleniyorum adlarıma. Gülfer! Ginka! Yine neredesiniz? Kaybolmayın dumanda. Sesler kulaklarımda, burnumda rayların demir kokusu… O gecenin soğuğu yılın her anında damarlarımda. Otuz dört yıl… Binlerce kez güneş doğdu dere boyundaki evin avlusuna, bir o kadar da ay ışığı. Sundurmaya bakan odanın kapısını usulca gıcırdatıyorum. Gözlerim gün gibi parlak altın renkli ibrikte. Kurtarabildiğim tek kıymetli eşya. Altın olduğunu anlasalar benimle göçemezdi bu topraklara. İlk adımımda eprimiş muşamba değiyor sol ayağıma. Eğiliyorum. Sol baş parmağımı hediye ettiğim trenin tadı genzimi yakıyor. Babamın kıymetlisi mor ipek mendile bağlı ayağım kaç yaşında bu gece? On beş yaşında bir Gülfer’im ceviz ağaçlarıyla dolu Bulgaristan sokaklarında. Işıklı dolunayda uyuyorum. Ruhum Gülfer adım Ginka.
On dokuzumda trendeyim. Elimde altın ibrik Gülfer olmaya gidiyorum hiç bilmediğim topraklara. Ayağım kanıyor. Kanım samanlara karışıyor. Güneşten solmuş mor ipek mendil ağıl kokuyor demir vagonda. Dokuz yaşındayım Bulgaristan’da. Elimde bir avuç buğday peşimde onlarca tavukla. Ayaklarım gülümsüyor on parmağıma boylu boyunca Ginka diyor on yedimde bir asker. Korkuyorum, dişlerim acıyor. Babamın mor mendilli ceketinin boş kolunu tutuyorum. 1989’da Gülfer’im. Yeni hayatıma ilk adımımı atıyorum. Yer gök insan. Güneş, kan kokulu ayağımın canını yakıyor. Seneye bu gece elli dört yaşında Ginka. Adı döndü Gülfer’e ruhu saklambaçta yıllar boyunca.