21. Sayıda incelemek üzere seçtiğimiz öykü Andrey Platonov’dan, ‘Afrodit.’ Bu öykü için tek bir cümle kurmak gerekseydi, şöyle diyebilirdik; Tıpkı bir çiçek gibi, ya da ağaç ya da insan ya da düşünce hatta mutluluk… canlı ya da cansız her şey ölür ve sonrasında yaşamak için yeni bir yol bulur. Bu yüzden pes etmemek, yeniden başlamak gerekir. Çünkü yaşayan her şey iz bırakır, sonra inşa edilenler de o izlerin üstüne kurulur. Sovyetler Birliği’nde sosyalizm büyük heyecanlarla başlamışsa da Stalin’in baskıcı döneminde kusurlar, eksikler ortaya çıkmıştır. Platonov da bunları anlatmaktan çekinmez. Dolayısıyla erken yaştaki ölümüne kadar kitapları Stalin tarafından yasaklanır. Hatta çoğu 1991’de KGB arşivi açıldığı zaman ortaya çıkar. Oysa Gorki’nin hayran olduğu, okuru olan ve bugün okuyabildiğimiz için çok şanslıyız ki çok iyi bir yazardır. Mühendis olmasına rağmen sırf siyasi düşünceleri yüzünden son yıllarında Edebiyat Fakültesinde müstahdemlik yapmak zorunda kalır. Komünizme inanan birisi olmasına rağmen, eleştiri istemeyen baskıcı rejim onu cezalandırır. Özellikle bu günlerde bulunduğumuz yerden bakınca bu öykü bize umut aşılıyor. Platonov zaten böyle bir yazar. Sanki ailenin bir büyüğü gibi bize usulca var olan kötülükleri anlatsa bile, bir yandan da onurlu insan var oluşundan söz ettiği, yaşama sevinci ve umudu elden hiç bırakmadığı için onu dinlemeyi seviyoruz. Bu nedenle bize iyi gelecek bir öykü.

Andrey Platonov

Muhteşem Vahşi Dünya

Çeviren; Günay Çetao Kızılırmak

Metis