Uzaktan sana bakıyorum.
Gördüklerini görüyor
söylediklerini dinliyor
seçtiklerine hâkim oluyorum.
Sen de aynı şekilde bana
biliyorum.
Ne kadar aynı şekildedir
onu bilemiyorum.
Bir zamanlar gördükçe mutlu olduğum albümden
bir fotoğraf önüme düşüyor.
Sen ve ben
Arkeoloji Müzesi’ndeki açık hava konserine doğru
Gülhane kaldırımlarında yürüyoruz.
Ağzım kulaklarımda.
Bunca zaman sonra bu anı hâlâ yaşayabilmeyi kaldıramıyorum.
Sana uzaktan bakmayı, hadi bir yere kadar, kabul edebilirim
ama bu fotoğraf her yolumu kestiğinde
sanki tekrar
ve tekrar
gülüşüm kırılıyor
Sen yok oluyorsun fakat o anın sıcaklığı içimde kalıyor.
Bu tezatlığı hazmedemiyorum.